Taşra Partisi Genel Başkanı Muharrem İnce, dün parti genel merkezinde yaptığı açıklamayla cumhurbaşkanı adaylığından çekildi. İnce, bugün sosyal medya hesabından yaptığı yeni bir paylaşımla adaylıktan çekilme gerekçesini netleştirdi.
İnce, paylaşımında şu ifadeleri kullandı: “Bu benim mektubum; sokaklarda uyanan, taşıdıkları hoparlörle sesimizi duyuran, müziğimizi sokaklarda söyleyen, sosyal medyada mücadele eden, bana inanan, bana güvenen yiğit çocuklarıma.
Sevgili gençler, sevgili çocuklarım; Gözlerinden akan bir damla yaş için bile hiçbir mertebeyi değiştirmem. Dünyada isteyeceğim en son şey seni üzmek. 45 gündür haysiyet cellatları tamamen gerçek dışı, uydurma görüntüler ve geçersiz belgelerle bana saldırdılar, hangi karanlık çevreleri yaydıkları belli değil. İftira üstüne iftira, iftira üstüne iftira attılar. Bunların hiçbiri gerçek değil, bunu en iyi ben biliyorum. Öte yandan normal bir insanın bunlardan etkilenmemesi ve ruhsal olarak yıpranmaması mümkün değildir. En yakın akrabalarımıza derdimizi anlatamadık. En yakın arkadaşların şüpheli bakışlarından daha incitici bir şey yoktur.
Bunları izleyen, dinleyen ve gören bazılarınızın kafası karışabilir. Büyük Türk Milleti bilsin ve emin olsun ki; Muharrem İnce asla insanların hakkını yemez. Saraydan para aldı diye iftira atanlar bilsinler ki; Beni satın alacak parayı basacak matbaa şimdi icat edilmedi. Açıkladıklarımdan başka hiçbir varlığım yok. Sahip olduğum her kuruşun hesabını vermeye her zaman hazırım. Tüm görseller montajdır. Bunların esasen montaj olduğu kanıtlanmıştır.
Bilmeni isterim ki; Adaylıktan çekilmem bu rezil kampanyada yayılan iftira değildir. Bazı erdem inkarcılarının iddia ettiği gibi başka geçersiz kasetler olduğundan değil. Onlara boyun eğmiyorum. Ama bunlar seçmeni etkiledi. Bu iftiraları atanlar ne yazık ki amaçlarına ulaşarak seçmeni manipüle ederek oylarımızı aşağıya çektiler.
FETÖ ve PKK bağlantılı kaynaklardan bize yapılanlara karşı demokrat olduklarını iddia eden bazı siyasetçiler ve bazı gazeteciler ellerini ovuşturarak bundan zımni zevk aldılar. Seçimde ikinci tipte kalamayacağım kesinleşti. Ancak bu kararı aldım çünkü gerçekler bu ülkenin son kalesi olan Vatan Partisi’ni bu alçak kampanyanın eşiğine getirdi.
Savaş sanatında da geri çekilme vardır (yani, gücü yeniden kazanmak için geri çekilme). Bu, savaştan çekildiğimiz ve yenilgiyi kabul ettiğimiz anlamına gelmez. Bu karanlık odaklarla mücadelemiz ölene kadar devam edecek. Bağımsız bir Türkiye için her yolu deneyeceğiz. Türkiye bir gün ayaklar altına alınırsa bilin ki biz öldük. Çünkü ya İSTİKLAL YA MEVT diyen biziz. Şimdi işimiz; Ülkenin son kalesini, Ülke Partisi’nin Meclis’e girmesi için veriyoruz. Umudunuzu ve inancınızı canlı tutun. Sonunda vatanını sevenler kazanacak. Hepinizin gözlerinden öpüyorum.” (HABER MERKEZİ)
